Sapancaspor Rölanti

Sapancaspor Rölanti Sapancaspor liglerin bitimine 3 hafta kala lig’de kalmayı garantileyince kalan haftaları iyiden iyiye rölantiye aldı. Takımın süreci rölantiye almasının etkileri izleyici tarafında da kendi çok çabuk hissettirdi. Pazar gününe denk gelen bir maç gününde Sapanca Atatürk Stadyumu’nda seyircilerin yerlerinde yeller esiyordu. Sapancaspor için az rastlanır bir durumdu bu. Takım hedefsiz kalınca rehavet bütün oyuncuların üzerine ölü toprağı gibi serpilmiş. Oysa ki genç oyuncuların bu hastalığa yenik düşmemesi lazım gelir. Futbolun bir endüstri olduğunu, kuvvetli ve diri olunduğu sürece bu işten ekmek yiyebileceklerini zihinlerine kazımaları gerekmezmi! Geleceğini futbol üzerine planlayan bir genç oyuncunun sahneye çıkacağı maçlardır bu tür rölantide giden  haftalar. Yalovaspor’da, Sapancaspor gibi ununu elemiş eleğini asmış. Hal böyle olunca bir o kalede bir bu kalede hareketli bir maç izledik.  Sapancaspor sahaya 2-5-3 dizilişiyle yayıldı. İlk 45 dakikada sayısız gol pozisyonuna girilirken gol duran toptan geldi. Yalovaspor’un ilk yarı boyunca sahada varlığıyla yokluğu arasında pek bir fark yoktu. Sporcularımızın 2’nci bölgede topla yaptıkları akrobatik hareketler, kısa paslaşmalar, oyunun yönünü değiştiren diyagonal paslar, doğrusu gözede hoş geliyordu. Tabiri caize sahada yer yer 5’e 2 oynanıyordu. Maçın büyük bölümü markajın olmadığı, presin yapılmadığı, top hakimiyetinin rahatça sağlanabildiği, meşin yuvarlağa sahip olabilmek için kıyasıya mücadelenin yaşanmadığı bir karşılaşmaya dönüşünce üzerine birde yaz yağmuru eklenince oyuncular arasında ki centilmenlik had safhaya yükseldi.  Maçın ikinci yarısına Yalova hızlı başladı. 15 dakikada 2 gol buldular. Buldukları gollerin ardından olgunlaştırdıkları pozisyonlarda son paslardaki beceriksizlikleri farkın sabit kalmasını sağladı. Teknik yönetimin yaptığı oyuncu değişiklikleriyle oyun dengelenince Sapancaspor son 10 dakikayı rakip kalede oynadı. Uzatma dakikalarında gelen penaltı golüyle ne şiş yansın ne kebap misali iki tarafta beraberliğe razı oldu. Maçın kaybeden takımı yoktu belki ama kaybeden birileri vardı. İstikbali olan genç oyuncularımız. Ellerine geçen fırsatı değerlendirmemekte ısrar ederlerse gelecek yıl kadroda kendilerine yer bulmakta güçlük çekebilirler. Kalan 2 haftada sivrilebilenler hafızalarda iz bırakırlar.  Kırkpınarspor, Nilüfere mağlup oldu. Bu haftayı bay geçilecek. Serdivandan gelecek sonuç iple çekilecek. Yular  bir nevi şimdi Serdivanın elinde. Serdivan şayet Ataşehir’i yenerse Kırkpınarspor sevenlerini oldukça üzecek. 61 yıllık koca geçmişte ilk defa çıkılma başarısı gösterilen bir üst lig’de tutunamadan tekrar alt lige düşülmüş olacak. Çıkmadık candan ümit kesilmez atasözünü önümüze koyarak gözleri ve kulakları pür dikkat Serdivan’a kilitleyeceğiz.  Kurtköyspor şampiyon olarak Süper Amatör kümeye yükseldi. Kurtköyspor, Fuat Kovar komutasında, Nuri Çelik idaresinde, köyün öz çocuklarının üstün özveri ve gayretleriyle 19 maçlık yenilmezlik serisiyle süper lige merhaba dedi. Şampiyonluğu getiren iki golde harikulade güzeldi. Onur Zengin’in attığı goldeki vuruş stili harikaydı. Enfes bir vuruş yaptı. Kurtköyspor camiasını kendi öz kaynaklarıyla çıktıkları bu yolda elde ettikleri başarıdan ötürü can-ı gönülden tebrik ediyorum.  Sözlerimi bitirmeden önce bir oyuncu tavsiyesinde bulunacağım. Yalovaspor’un 7 sırt numaralı oyuncusu Furkan Özdemir. 1997 doğumlu, top saklayabilen, fuleli, sprinter, mücadeleci, gol vuruşu olan, duvar yapabilen ve farklı birçok üstün meziyete sahip. Transferi uzakta aramaya gerek yok yakındakini görebildikten sonra.  İlkbahar geldi, Sapanca bembeyaz papatyaların içinde yeşillendi, neşemiz, keyfimiz ve huzurumuz yenilendi.  Sağlıcakla kalın.  YAZI:ERHAN TANTA