Sapancaspor Tüm Renkleriyle Reaksiyon Gösterdi

Sapancaspor Tüm Renkleriyle Reaksiyon Gösterdi Haftalardır beklenen birlik, beraberlik ve bütünlük tablosu tüm renklerin bir araya getirdiği olumlu sinerjiyle Bulvar karşısında sahnelendi. Protokol tribünü ve seyircilerimize ayrılan koltuklar büyük oranda doldu. Sapanca Gençlikspor Başkanı Sn. Özcan Yavuz, MHP İlçe Başkanı Sn. Berat Taner, Saadet Partisi eski İlçe Başkanı aynı zamanda gazetemizin köşe yazarı Sn. Süleyman Pulat ve diğer birçok siyasi parti ve STK temsilcileri protokoldeki yerlerini alarak spor kamuoyuna güçlü bir birliktelik mesajının verilmesine katkı sağladılar. Belediye’nin bu ağır yükü yüklenip gidişatı şeffafça toplumla paylaşmasının getirdiği özgüvenin neticesinde Sapancaspor’a her kim gönül vermişse, acaba sürece ben de bir taş koyabilir miyim derdine düştü bu kısacak zaman zarfında.  Tünelin sonunda gözüken silik bir ışık için bile tüm dinamikler harekete geçirilerek umutlar tekrardan yeşertildi. Herkesin yegane gayesi gemiyi hasarsız bir şekilde karaya yanaştırmak. Yeni denizlere yelken açabilmek için tüm şartlar zorlanacak. Hafta içerisinde elde olmayan sebeplerden ötürü yapılan alelacele transferlerden sekiz yeni oyuncumuz Bulvar karşısında boy gösterdi. 18 kişilik kadro esame listesine yazıldı. Bu kadar dar vakitte temel anlamda ne yapılacaksa hepsi yapıldı diyebiliriz, yapılmaya da devam ediliyor. Ortaya konan irade tribünlerde çok çabuk karşılık buldu. Tribünlerimiz maçın skoruna aldırmaksızın bitiş düdüğü çalana dek takımımızdan desteklerini esirgemedi. Müthiş bir sahiplenme güdüsü.  Maçın başlama düdüğü ile birlikte geçen ilk 15 dakikalık bölümde takımlar birbirini tarttı. Net pozisyonların olgunlaşmadığı bu dakikalarda sol koridorumuz apaçık sos verdi. Belirgin olan bu aksama herkes tarafından fark edildi. Kenar yönetimi mutlak manada bu duruma müdahale etmeliydi. Saha içerisinde sımsıkı mücadelenin iyi futbola tercih edildiği bir dönemden geçmekteyiz. Sol uçta görev alan kardeşimiz İsmail, genç yaşına rağmen dolgun bir kariyere sahip. Anlaşılan o ki oynamış olduğu üst liglerden sonra kendisini Bal Ligiyle bağdaştıramadı. Kendisini bu lige ait hissetmiyor. Kafasında bitirmiş. Kazan kazan modelini çevirdik kaybet kaybet modeline. Hamle yerinde yapılamayınca ardı ardına o kanattan gelen akınlardan ikisi kalemizde gol oldu. İlk 45 dakika da yapılamayan bir hamlenin bedeli oldukça ağır oldu. Kazanamamanın getirdiği psikolojik baskı takımın üzerine adeta bir sis bulutu gibi çöktü. Devre arasına 0-3 mağlup girdik.  İkinci yarıya oyuncu değişikliğiyle başladık. Kamil – Arda ikilisi omurgamızı dengeledi. Yavuz’un etkili top kullanması, maestro gibi yönlendirmesi ve dikine rakip sahaya yaptığı driplingler oyunu karşı kaleye yıkmamızda etkili oldu. Pozisyon vermeden golü bulduk. Golün getirdiği motivasyon tribünleri ayağa kaldırdı. Sezai muhteşem bir gol attı. Tüm etmenlerin lehimize doğru dönüştüğü anlarda maçın hakemi sahneye çıktı. Buz gibi penaltıyı ve direk çıkması gereken kırmızı kartı cebinde sakladı. Bal Ligi’nde mücadele verdiğimiz tarihten bu yana ilk defa bu kadar yetersiz hakem triosu ile karşılaşmıştık. Bayan hakem bir ara maçı öylesine kontrolünden kaçırdı ki bir pozisyonda elindeki düdüğü ağzına götürüp çalmak varken 2 yan hakemi ve dördüncü hakemiyle göz göze geldi. Kararını veremedi. Pozisyonu kaçırdı. Topun oynandığı bölgeyle arasındaki mesafe 60 metreye kadar açıldı. Bir anda muhtemelen kendisini yazlık tatil beldelerinin sayfiye sahilinde jogging yürüyüşünde zannetti. Şaşırdı. Ne yapacağını bilemedi. Buz gibi penaltıyı vermek yerine sahanın karışmasına ve bir oyuncumuzun kırmızı kartla oyun dışı kalmasına sebebiyet verdi. Futbol camiasının çok sık kullandığı bir tabir vardır. Beynine oksijen gitmeme terimi! Hakemin karar verme yetisini çalıştıracak beyinsel hücreleri aşırı baskıdan ötürü maalesef iflas etti. TFF'nin stajyer hakemlere maç yönettirmesi, böylesine önemli haftalarda düşme potasından kurtulmak için can havle takımların maçına ataması gerçekten hatalı bir uygulama. Sapancaspor'un, tüm tribünlerin mutabık kaldığı 2 penaltısını tecrübesizliğinden ve pozisyonları yorumlama acizliğinden es geçti. Bizim talihsizliğimiz! Maçın hakemine hakemlik hayatında başarılar dilerken, bu mesleği yan gelir olsun diye değil de gerçekten kulüplerin kaderlerini belirleyen müsabakalarda adil kararlar verebilsin diye yapmasını temenni ediyorum. Verdiği kararlarda boğulduk. Lehimize dönen atmosfer hızlıca aleyhimize dönüştü. Siyahi oyuncumuz Christian gereksiz polemik yüzünden oyundan atıldı. Etkili oynuyordu. Bir kişi eksildik.  Hiçbir suretle sahada eksilmememiz gerekiyor. Şartlar ne olursa olsun hiçbir oyuncumuz hakeme itirazdan oyun dışı kalmamalı! Matematiksel olarak düşmemiz kesinleşmediği sürece bir oyuncu dahi bizim için çok önemli. Gelecek haftalarda kenar yönetimimiz oyuncularımızın fiziksel gücünün nerede tükeneceği ve yorgunluğun getireceği bilinçsiz reflekslerin doğuracağı sonuçlara karşı mutlak suretle önden önlem almalı. Yeni transferlerden İlker, Sezai, Üsame, Mustafa ve Christian’ın  kumaşları kalite. Kısıtlı bütçeye rağmen yapılan transferler nokta atışı olmuş.  Şanssızlık birlikte oynama geleneğini geliştirebilecek zamana sahip olunamayışı. Keşkeler !  Maçın ikinci yarısında ortaya koyduğumuz futbol gelecek haftalar adına herkese güven verdi. Her maçı Bulvar maçının ikinci yarısında oynadığımız gibi oynarsak puan ve puanlar çok yakındır.  Bu hafta içerisinde takıma kazandırılan Sapancalı kardeşlerimizle daha da güçlendik. Derince müsabakasında şeytanın bacağını kırmayı başarabilirsek ertesinde konuk edeceğimiz Adapazarı müsabakası yılın maçı olmaya aday olur. Sapanca’nın kalbi Derince’de atacak. Bunu başarabilecek yetenekte ve güçteyiz. Sapancaspor’umuza başarılar diliyor, hayırlı haberlerle ilçemizi sevindirmelerini temenni ediyorum. Sağlıcakla kalın.  YAZI:ERHAN TANTA