Kırkpınarspor'a Hayat Öpücüğü

Kırkpınarspor'a Hayat Öpücüğü Pazar’ın ertesi oluşu, hava sıcaklığının atalarımızın deyimiyle Mart kapıdan baktırır kazma kürek yaktırır sözünü tasdiklercesine buz gibi oluşu, bulutların kasvetli ve karanlık bakışı, Sapancaspor’un puan sıralamasındaki konumu, derbiye olan ilgiyi oldukça azaltmıştı. Kırkpınarspor, kalan son 3 hafta için bir çıkış başlatabilmeli ve bitiş çizgisine kadar yarışı devam ettirebilmeliydi. Sapancaspor olağan ve kısıtlı kadrosuyla  sahaya çıkarken, Kırkpınarspor klasik kadro ve oyun yapısıyla maça başladı.  Maçın başlama düdüğü ile birlikte Sapancaspor akın akın Kırkpınarspor kalesine yığıldı. Serbay ve Murat’ın bireysel etkili oyunu Sapancaspor’u diğer yarı sahada baskın ve  güçlü kılarken, Kırkpınarspor ilk yarı boyunca Muharremin kişisel gayretlerinin dışında orta blokta silik ve oldukça pasif bir görüntü verdi. Sapancaspor Oktay, Soner, Murat ve Ömer’le net sayılabilecek pozisyonlardan yararlanamazken, Kırkpınarspor duran topta Muharrem’le gole yaklaştı. Kırkpınarspor küme düşmüş ve ligden elini eteğini çekmiş bir takım hüviyetiyle ilk yarıyı tamamlarken, Sapancaspor cephesinde sanki matematiksel olarak ligde kalma garantilenmiş, rahatlığın ve boş vermişliğin getirdiği rehavetle oyuncuların sahadaki hal ve hareketleri, yer tutuşları, pozisyon alışları antrenman maçı oynanıyormuşçasına gayri ciddilik düzeyindeydi. Kırkpınarspor’un rakip kalede tam saha pres yapmamasına, sonuca varmak için oyuncuların sahada 2 kişilik oynamamasına, pozisyon üstüne pozisyon üretilmemesine ise hiç anlam veremedim. Basit bir kabulleniş miydi bu durum yoksa? Sapancaspor’da sol ve sağ bek mi, ön liberolar ve kanat oyuncuları mı, tam olarak hangilerinin forvet oynadığını çözemedim. Ataklara kim destek verdiyse geri dönüş yapmıyor, kendi alanını kapatmak için çaba sarf etmiyor, halı sahada oynarcasına ileri uçta ayağına top bekliyordu. Garip.  Kırkpınarspor ikinci yarıya derli toplu çıktı. Daha ilk dakikalarda direkten dönen topla yan toplarda etkili olacaklarının sinyalini verdiler. Direkten dönen top ve ileri uçta kurulan baskı takıma özgüven verince Kırkpınarspor geri dörtlüsü oyunu önde kurmaya başladı. Bu dakikalarda Sapancaspor kenar yönetimi topu ayağında tutup saklayabilen, takımı dinlendirebilen, topu rakip kaleye taşıyabilen oyuncusu Murat’ı oyundan aldı. Mehmet hoca’nın İbrahim hamlesi bu değişiklikle cuk diye oturdu. Hal böyle olunca oyun Sapancaspor kalesine tamamıyla yıkıldı. Sahanın her bölgesinde Kırkpınarsporlu oyuncular  ikili mücadelelerde Sapancaspor’lu oyunculara karşı üstünlük sağladı. Üçüncü bölgede fare kapanı kurulunca üst üste serbest vuruş kazanıldı. Altı pasa düşen her duran top etkili olmaya başladı. Mustafa ve Ömer kaleyi koruma gayreti içerisinde olsalar da Kırkpınarspor dört koldan gol için saldırıyordu. Golün kokusu buram buram sarmıştı yeşil çimi.  Yine bir duran top organizasyonu sırasında altı pasta oluşan karambolde birdenbire pozisyonun içinde Yusup belirdi. Havadan usul usul gelen topu düzgün ve isabetli bir vuruşla filelere gönderdi.  Serdivanspor’un kendi sahasında galip götürdüğü maçta, gelen gol gözlerini dünyaya yumup yummamak arasında kalan hastanın bitkisel hayatta verdiği mücadele esnasında gelen hayat öpücüğüyle nefes alıp vermesi gibi bir şeydi. Varolabilmek adına atılan büyük bir adımdı. Kırkpınarsporu ikinci yarıda ortaya koyduğu pozitif futboldan ötürü tebrik ediyor, maçın ikinci yarısındaki inanç ve samimiyetlerini kalan maçlarda da birebir sahaya yansıtmalarını temenni ediyorum. Sapancaspora, Gazi deplasmanında başarılar diliyorum. Sağlıcakla kalın. YAZI:ERHAN TANTA